Aslında şimdiye kadar bir tek bu maçı seyredemedim. Ama sonunu yakalayabildim. Portekiz den sonra, Hollanda da elenince ben şok oldum. Bu ikisi de benim favori takımlarımdı. ( ki biliyorum, sadece benim değil.)
Slovak hakem bir kere daha kötü bir maç yönetti. Zaten UEFA nın hakemlerinden nerdeyse hepsi birbirinden beterdi. Yine de en kötüsü tabii ki İsveçli hakemdi. Dünkü maçta Luboş (?) bir tane penaltıyı vermedi, bir tane sarı kart abartı idi ve bir faul yanlış idi. Hollanda lılar için elinden geleni yaptı. Bütün dünya da onun kötü hakemliğini seyretti.
Hollanda şüphesiz iyi bir takım. Bu kupa da bize yaşattıkları Hollanda - İtalya ve Hollanda - Fransa maçları için onlara teşşekkür ediyoruz. Hollanda nın iki maçı bu kupanın en güzel maçları idi.
Ama dün akşamki maçta Rusya nın hakkı idi kazanmak. Zaten bundan evvelki maçında da hakem Rusya ya haksız davrandı. Ruslar yine kazandı.
UEFA nın ve hakemlerinin tarafsızlığına inanmıyorum. Benim gördüğüm en iyi hakem İspanyol hakem idi şimdiye kadar. (adlarını aklımda tutmuyorum, spor yazarı değilim sonuçta)
İspanyol hakemin Alman ve Avusturyalı iki antrenörü dışarıya atması unutulmaz idi tabii.' Keh keh' oldum. Almanlar ve Avusturya lılar özdisiplinleri ile ünlü iki topluluktur. Üstelik duyguları dışarı vurmayı küçümserler. Kendilerinin bu duruma düşmeleri gerçekten 'keh keh' bir durum idi.
Bu benim aklıma eski kuramlarımı getirdi. Matematikte 'Gaussche Kurve' diye bir şey vardır. Gauss un bir denkleminde iki değişkenin birbirlerine yaklaştıkları yerde değerler büyür. İşte birbirine çok benzeyen ama az farkları olan topluluklar arasında gerilim daha çok oluyor. Mesela Mozambik - Avusturya maçı olsa idi, öncesinde Avusturya - Almanya maçı kadar gerilim olmayacaktı bence. Çünkü arada alaka pek yok.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder