2007-01-27
Oda toplama ve 27 Ocak 07
27 Ocak Cumartesi
FREUD SÖYLEŞİLERİ
Psikanalizden Sanata
Moderatör: Şeyda Öztürk
Konuşmacılar: Esra Aliçavuşoğlu, Talat Parman
Yer: Sermet Çifter Salonu, saat: 17.00
Günün sonunda bir günün getirdiklerini yazıya geçirmek o kadar kolay birşey değil. En basit gün bile zihinsel düzeyde birçok ögeyi bir araya getiriyor. Bütün bir araya gelen şeyler benim detaycı ve dağınık zihnimi daha da bulandırıyor...
Bugün hoşuma giden şeyler dinledim. Sanat üzerine... Sanatın terapi olabilmesi üzerine. Sanatçının aslında birşeyleri onarmaya çalışması üzerine. İki kutuplu nesne algılanışını -iyi ve kötü şeklinde- integre etmeye (bütünleştirmeye, birleştirmeye) çalışırken sanatçının aynı zamanda kendini terapi etmeye çalıştığına dair... Bu çok hoşuma gitti dinlerken. Üstünde düşünülmeye değer bir konu.
Freud da göre insanın karakteri ilk iki yıl içerisinde önemli bir şekilde belirleniyor. (Yukarıdaki resim de oda toplama serisinden. Ben iki yaşımdayken.) Bu teori bazen bende bir dehşet uyandırıyor. Bazen gerçekten hiç değişmediğimi düşünerek dehşete kapılıyorum :-)
Sonra tabii gençliğimi düşünüyorum ve aklıma master tezim geliyor ve yine Freud var aklımda.
'Sigmund Freud un Ölümgüdüsü Hipotezi. Karanlık bir Metafiziğe Cehennem Yolculuğu'
Nerdeyse arabesk geliyor şimdi kulağıma bu başlık ve gülmek geliyor içimden. Halbuki çok ciddi, hatta pek çokları için can sıkıcı konulardı. Üstelik bence Almanca da 'arabesk' gelmiyor o kadar kulağa. Hocalarımdan bir tanesi o zaman gülerek 'şairane' demişti bu başlık için.
Bugün ama sadece bunlardan ibaret değil. Hiç tatmin olmayan narsist ruhumu tatmin etmek için 'Leyla' ya gittim Cihangir deki.:-) Üstünde 'Leyla' yazan şekerler kullanmak hoşuma gidiyor.:-)
Vatan gazetesinde Zülfü Livaneli nin 30 Ağustos 2001 de Üzeyir Garih cinayeti için yazdığı yazı vardı. Bugüne de maalesef çok uyuyor. Benim düşündüklerime de çok benziyor. Muhtemelen aynı veya benzeri düşünen çok insan var. Türkiye de bir kahraman erkek miti var, hiç işe yaramayan şu zamanda...
ek 28 Mayıs 07
Bu blogda fazla şey biraraya gelmiş. Şimdi ben daha da karıştıracağım. Freud un sanat üzerine yazdığı yazılar bellidir. Onları buraya eklemek istiyorum, hazır elime böyle güzel bir şekilde geçmişken. Bu kitapları yukarıdaki tezi yazarken okumuştum ama tez ile ilgili olmadıkları için dahil etmememiştim kaynakçaya. Ama şimdi buraya not etmek istiyorum. Freud ve sanat denince gerçekten ilk akla gelecek kitaplardır, ama ben yine de Freud un holistic yani bütüncü bir anlayış içerisinde okunması taraftarıyım. Tabii kategoriler insanlara kolaylık sağlıyor, bana da kolaylık sağlıyor ama Freud kolay değildir. :-) Mesela inanılmaz yüzeysel yorumlar duyuyorum ve duyuyoruz Freud hakkında. Çünkü kimse oturup bu kitapları okumuyor... Halbuki Freud hakkında en ufak bir yorum yapabilmek için hepsinin ve daha fazlasının okunması lazım...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder